Kayıtlar

Mayıs, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yine veda

Yaralıydı etrafımı saran dört duvar Şairlerin resimleriyle sardım Geceleri şiirler okuyup Şarkılar söyleyerek uyuttuk mahalleyi Bomboş odalarda dans denemelerimiz de oldu Yılları devirişimiz de nefes nefese Şiirden yapılma bir sandıkta saklıyorum hatıraları Yine veda ediyorum bir şehire Yine kaçak göçek Yine uyku tutmuyor gece yarısı Ölü şairler tepemde yine Hepsinden birer dize mırıldanıyorum Ruhlarına değsin. Planlarım hep suya düştü Derinlere dalabilir misin?

bazen

"seviyor musun beni?" dedi "bazen" dedim güldü güldüm kimse kimseyi sevemez bir ömür ben çok dürüsttüm

severim

çok severim böyle akşamlar çakırkeyif gezmeyi yollarda oturup denizin kenarına, bakmayı uzaklara çok severim son trene yetişmek için yahut son vapuru yakalamak için koşuşturmayı çok severim izmiri çok severim böyle akşamlar kordonda şarkı söylemeyi çok severim şarabı çok severim müziği çok severim moda'dan söğütlüçeşme metrobüs durağına yürümeyi pera'dan sirkeci marmaraya koşmayı sızıp metrobüste söğütlüçeşme'den beylikdüzüne gitmeyi bile severim dişimi kırmayı bira içerken gecenin 2'sinde lahmacun siparişini izlenilen filmi yarıda kesmeyi severim ışıkları söndürmeyi konçerto dinlemeyi tiyatrodan dönmeyi şiir yazmasını severim penceremden bakmayı fesleğen koklamayı odama poster asmayı ve tanımadığım insanları bile severim ben aslında yaşamayı böyle akşamlar severim

aklıma gelseydi

aklıma gelseydi bu şiiri ben yazardım, dediğim şairler oldu hiçbiri tanımaz beni ama oturup sert birer kahve içtik manzarasında İstanbul'un. zifir karanlığında varoşların, sohbet ettik baş başa aşk acısı da çektik beraber yalnızlığı da göğüsledik hiçbiri tanımaz beni ben onları tanırım, aklıma gelseydi ben yazardım o şiirleri olsun çok okudum, kafi.